Değerli meslektaşlarım bu yaz mübarek Ramazan ayı gibi bereketli bir mevsimin yanı sıra, Kur’an eğitimi çalışmalarımız da İnşaallah başlayacaktır. Allah’a ne kadar hamd etsek az olsa gerek. Bu bereketli mevsimle beraber başlayacak olan yaz Kur’an kurslarında, Rabbimiz biz din gönüllülerine, dinine hizmet etme şerefini bahşedeceği için ayrıca ne kadar şükretsek azdır.
Değerli meslektaşlarım, yaz Kur’an kurslarında vereceğimiz Kur’an eğitiminin elbette bazı incelikleri ve dikkat edilmesi gereken yanları vardır. Nasıl ki basit bir ev gerecini alırken bile o gereci nasıl kullanmamız gerektiğine dair bazı kılavuz bilgilere ihtiyaç duyuyorsak, aynen bunun gibi, bize emanet edilen ve geleceğimizi miras olarak bırakacağımız çocuklarımızın ahlakını ve ruh dünyasını şekillendirmek için, bizim de bazı kılavuz bilgilere ihtiyacımız olduğu hiç şüphesiz aşikârdır.
Bu yazımı beş altı yazı dizisi olarak yayınlamak istiyorum. İnşaallah site yönetimi de bu isteğimi dikkate alır ve bu yazı serisinin nihayete ulaşması için bana yardımcı olur. Gayret bizden Tevfik Allah’tandır.
İlk olarak (1)
Kıymetli din gönüllüleri, bilgisayarımıza yükleyeceğimiz herhangi bir program için, hem işletim sistem hem de donanım uyumluluğunu göz önünde bulundurmamız gerekir. Aksi takdirde uyumsuzluk meydana gelecektir. Donanım ve yazılım bir birini desteklemediği için yapılan çalışma ve emek boşa gidecektir. Adete havanda su dövmek gibi….. İşte bizler nasıl ki bilgisayarın özelliklerini bilmemiz gerekiyorsa, din eğitimi vereceğimiz çocuklarımızın da özelliklerini bilmemiz gerekiyor. Ve bu doğrultuda kendimize şu soruları sormalıyız:
Kime din eğitimi vereceğiz (7 yaş-12 yaş vb.) Neyi vereceğiz (hac-gusül-teyemmüm vb.) Ne kadar vereceğiz ve Nasıl vereceğizBurada dikkat etmemiz gerek hususları yukarıdaki soruları dikkate alarak anlatmaya/anlamaya çalışalım.
Camimize veya Kur’an kursumuza gelen çocuğumuzun yaşı, aile yapısı ve kültürel eğilimleri, bilgisayar veya akıllı telefon kullanıp kullanmadığı gibi hususların yanı sıra, hangi bilgiyi vermeliyim, ne ölçüde ve hangi yöntemle vermeliyim hususları ön plana çıkmaktadır. Öncelikle eğitim vereceğimiz çocuklarımızı bu açıdan değerlendirmeli ve bilgi ihtiyacını belirlemeliyiz.
Çünkü daha 7-8 yaşlarında olan çocuklarımıza vereceğimiz Kur’an eğitiminin yanı sıra, rol model bir tavırla ahlaki temelleri de vermemiz gerektiği kaçınılmaz bir hakikattir. Fakat bizler 7-8 yaşındaki bu çocuklarımız çok zekidir, her anlatılanı öğreniyor diye, her bilgiyi yüklemeye kalkarsak şu vereceğim örnekte olduğu gibi, ciddi hatalara sebebiyet veririz kanaatindeyim. Düşünün ki sizin balıklarınız var ve bir akvaryumda besliyorsunuz, balıkların yemini belli ölçüde ve belli bir saatte vermeniz gerekiyor. Eğer balıklara ne versem yiyor düşüncesi ile hareket eder ve yem vermeye devam ederseniz, bir müddet sonra o güzide balıklarınızın gereksiz yem vermenizden dolayı öldüklerini göreceksiniz. Aynen bu örnekte olduğu gibi çocuklarımız çok zeki diye yaşına uygun olmayan bilgilerin tamamını bir yaz kursunda vermeye çalışırsak, bu çocuk ileride aldığı bilgilerinden sıyrılacaktır. Yani adeta bir bilgi kusması olacaktır ki, biz buna psikolojide kapasite ihtiyaç yanılgısı diyoruz. Yani çocuğun kapasitesinin olması, ihtiyacı olduğu anlamına gelmez. Şöyle düşünün ki, 7 yaşında bir çocuğumuza gusül abdestini anlatmak gereklimdir? Değilimdir? Eğer gerekli diyorsanız gusül abdestini niçin alacağını hangi gerekçelerle o çocuğumuza anlatacaksınız. Bizler çocuklarımıza bilgi veriyoruz diye onların öğrenme isteklerini ve ruh dünyalarını öldürmemeliyiz.
Eğer bizler, yaz kurslarında çocukları eğitiyoruz, sorumluluk bizden gitsin diye her bilgiyi aktarmaya çalışıyorsak, doğrusu bu sorumluluktan kurtulmak değil, aksine çocuğumuzun ruh dünyasını zedelediğimiz için buna olsa olsa eğitimde yapılan ciddi ve tamir edilemez bir hata denmeli kanaatindeyim.
Bir sonraki konumuz din eğitiminde psikolojik açıdan hedeflenen amaçlar olacaktır.
Ayhan TOPÇU
Eğitim Uzmanı