En sonda söyleyeceğimi daha en başta şöyle ifade edeyim: Eğer gelişmiş ülkeler, parlamenter sistemi tecrübe etmiş, eksikliklerini görmüş, bundan vazgeçmiş, daha hızlı ve etkili karar almayı sağlayan Başkanlık veya Yarı Başkanlık sistemine geçmişlerse, bizim de ülke olarak derhal ve acilen Başkanlık sistemine geçmemiz farzdır, elzemdir hatta bir zorunluluktur.
Lafı eğip bükmeye hiç gerek yoktur. Başkanlık sistemine karşı çıkanlar, Türkiyenin büyümesini ve güçlenmesini istemeyen çevrelerdir; ülke içinde bunlara destek çıkanlar da, bu hainlerin içimizdeki işbirlikçilerdir. Bu gerçeği görmek için allâme olmaya gerek yoktur; aklıselim sahibi olmak yeterlidir.
Unutulmamalıdır ki, Başkanlık sistemini en iyi uygulayan ülke ABDdir ve bu ülke Osmanlı Devletinin yönetim modelini kendine esas/ örnek alarak bu seviyelere gelmeyi başarmıştır; halen de ülkesinde bu sistemi başarıyla uygulamaktadır.
Milletimizi doğru bilgilendirmek amacıyla Başkanlık sistemiyle ilgili şu bilgileri ifade etmemiz yerinde olacaktır:
Başkanlık sisteminde başkan, halkın oyu ile seçileceğinden, başkanın prestiji oldukça fazla olacak ve icraatlarını hiçbir kimseden korkmadan cesurca yapabilecektir; zira hesap vereceği tek merci sadece ve sadece millet olacaktır.
Başkanlık sisteminde aylar süren bütçe tartışmaları yerine başkanın hazırladığı bütçe uygulanacak, kısır tartışmalarla gereksiz polemiklerle ülkenin zamanı boş yere harcanmamış olacaktır.
İddiaların aksine Türkiyede Başkanlık sistemi gerçekleşince başkan “diktatöre” dönüşmeyecektir. Eğer bu iddia doğru ise neden ABD başkanları diktatöre dönüşmemekte ya da bu iddiayla suçlanmamaktadırlar?
Neden gelişmemiş ülkelerdeki başkanlar üzerinden halka bir mesaj verilmeye çalışılmakta ve kötü örnekler gösterilerek Türkiyenin Başkanlık sistemine geçmesinin önü tıkanmaya çalışılmaktadır? Oysa su-i misal emsal değildir.
Özetle, Başkanlık sistemi, başkana karar alma sürecinde daha hızlı, etkili ve verimli hareket etme imkânı sağlayacaktır.
Başkanlık sistemi, siyasi istikrarın kesin çözümü olacaktır.
Başkanlık sistemi, ekonomik istikrarın kesin çözümü olacaktır.
Başkanlık sistemi, ülkeyi kaosa götüren, zengini daha zengin eden, fakiri ise ezen koalisyon hükümetlerini önleyecektir.
Başkanlık sistemi, yasama ve yürütmeyi net bir şekilde birbirinden ayıracaktır.
Başkanlık sistemi, yürütmenin doğrudan halk tarafından seçilmesine imkân sağlayacaktır.
Başkanlık sistemi, başkanı sadece halka karşı sorumlu kılacaktır.
Başkanlık sistemi, devletin halk dışında bir güç/ odak tarafından ele geçirilmesini engelleyecektir.
Başkanlık sistemi, darbeleri ve vesayet odaklarını bitirecektir.
Başkanlık sistemi, seçim barajını kaldıracak, ülkedeki her toplumsal kesimin siyaset alanına girmesine ve düşüncelerini özgürce ifade etmesine imkân/ fırsat sağlayacaktır.
Başkanlık sistemi, halkı yönetimde daha etkili ve yegâne söz sahibi kılacaktır.
Başkanlık sistemi, halka görevini iyi yapmayan başarısız başkanı değiştirme imkânı sunacaktır. O nedenle halk daha en baştan başkan adaylarını iyi tanıyıp kararını ona göre verecektir.
Başkanlık sistemi, daha dürüst ve güvenilir kişilerin iş başına gelmesine ve halka karşı sorumlu olmasına imkân sağlayacaktır.
Sonuç olarak, Başkanlık sistemi Türkiyenin büyümesi, gelişmesi ve güçlenmesi için elzemdir. Bölgesel ve küresel güç olmak için Türkiyede de Başkanlık sistemi derhal hayata geçirilmelidir. “Şahısları” bahane ederek Başkanlık sistemine karşı çıkmak, maksatlı ve art niyetli bir yaklaşımdır. Millet aklını kullanmalı ve kesinlikle kurulan bu tuzaklara düşmemelidir. Ülkenin ve gelecek kuşakların rahatı, huzuru ve güvenliği için ivedilikle Başkanlık sistemine geçilmesine onay vermelidir. (04.11.2016)
Yrd. Doç. Dr. Ahmet Emin SEYHAN
Kafkas Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi