Türk hacı adaylarımız ve umrecilerimiz arasında Mekke ve Medine gibi kutsal topraklarla ilgili dinde yeri olmayan birtakım bidat, hurafe ve yanlış inanışın oldukça yaygın olduğuna gözlem, soru ile şahit olduk. Burada kaldığımız günlerde tesbit edebildiklerimizi bu yazımızda kaleme almaya çalıştık.
1. Kabe'ye, Makam-ı İbrahime bez, çamaşır ve eşya sürme; bu tür bidatlar genelde çocuğu olmayan kimselerin çocuğunun olması, hasta olan birinin iyileşmesi, evlenemeyenin kısmetinin açılması için yapıldığı görülmektedir.
2. Kabe'ye, Haceru'l-Esved taşına el sürme, Makam-ı İbrahime dokunarak bunlardan medet isteme, böylece cenneti garantilediğini düşünme bazen şirk noktasına varabiliyor. Hz. Ömer'in Haceru'l -Esved'e hitaben "biliyorum sen bir taşsın ama Allah Rasulu sana el sürdüğü için el sürüyorum" ifadesi bütün bu yerlerin birer simge olduğunu asıl hedefin Allah'a kulluk olması gerektiğini ortaya koymaktadır.
3. Kabe'ye veya özelikle uhud ve arafat dağına yeni doğan çocuk göbeği gömme veya koyma (böyle birşeyin gerçeklik payı olsaydı, camilerimizin bahçesine göbekleri gömülen çocuklarımız camiye gelseydi camilerimiz dolup taşardı.)
4. Kabeyi güvercinlerin tavaf etmesi (tavaf insanlara has bir ibadettir. kuşlar tavaf etmez. Kabeyi pisleyen dahi oluyor.) Kabe'nin üstünde hiçbir yıldızın olmadığı, Kabe'nin üstünden hiçbir uçağın geçemediği, belli dönemlerde çoğalan çekirgelerin Kabe'yi tavaf ettiği veya çekirgelerin azap olarak değerlendirilmesi gibi yanlış inanışlar dillerde dolaşmaktadır.
5. Arafat ve uhud dağlarıyla ilgili bu dağlara toprak yığma, buralardan memlekete şifa ve bereket beklentisiyle toprak ve taş götürmek. Özellikle Arafatta ev, araba ve çocuk vb. istekler için taş yığma, birtakım şekiller çizme gibi adetler yaygındır.
6. Bereket olması ümidiyle Kabe'den (yasak olmasına rağmen) bir parça kesme veya ipinden koparıp memlekete götürme...
7. Hurma poleni, deve dili ve eti; evlenemeyen gençler için kısmetlerinin açılması, altını ıslatan çocukların bu sıkıntıdan kurtulması ve konuşamayan çocukların konuşabilmeleri için şifa beklentisiyle götürülmesi... Bunlardan sadece hurma poleni alternatif tıpta kullanılmaktadır.
8. Mekke'de yaşayan veya görülen her canlıya ( karınca, kuş, deve vb.) kutsiyet atfetme...
9. Cirane suyu; Huneyn savaşının yapıldığı yerde bulunan su için genellikle göz hastalıklarına iyi geldiğine dair bir inanışın bulunması ve kanser hastalığına şifa beklentisiyle memlekete götürülmesi...
10. Özellikle bayanlar arasında doğum yapacak yakınları için Fatma ana eli otunun alınıp memlekete götürmesi...
Müslümanın en önemli vazifesi; Rabbini tanıması ve O'nun emirleri doğrultusunda yaşamasıdır. Allah'a inanan her mümin; Duasını sadece Allah'a yapar. Sadece Allah'tan yardım ister, şifayı verenin Allah olduğunu bilir. Dünyanın bir imtihan dünyası olduğu bilinciyle bazı durumlarla (mal, çocuk vb.) sınanacağını bilir.
Rabbim cümlemize Kur'an ve Sünnet yolunda sahih bir inanca sahip olarak sırat-ı müstekım üzere yaşayabilmeli nasip eylesin...
Dr. Ahmet ERDİNÇLİ
Manisa İl Vaizi
01.08.2019
Mekke
1. Kabe'ye, Makam-ı İbrahime bez, çamaşır ve eşya sürme; bu tür bidatlar genelde çocuğu olmayan kimselerin çocuğunun olması, hasta olan birinin iyileşmesi, evlenemeyenin kısmetinin açılması için yapıldığı görülmektedir.
2. Kabe'ye, Haceru'l-Esved taşına el sürme, Makam-ı İbrahime dokunarak bunlardan medet isteme, böylece cenneti garantilediğini düşünme bazen şirk noktasına varabiliyor. Hz. Ömer'in Haceru'l -Esved'e hitaben "biliyorum sen bir taşsın ama Allah Rasulu sana el sürdüğü için el sürüyorum" ifadesi bütün bu yerlerin birer simge olduğunu asıl hedefin Allah'a kulluk olması gerektiğini ortaya koymaktadır.
3. Kabe'ye veya özelikle uhud ve arafat dağına yeni doğan çocuk göbeği gömme veya koyma (böyle birşeyin gerçeklik payı olsaydı, camilerimizin bahçesine göbekleri gömülen çocuklarımız camiye gelseydi camilerimiz dolup taşardı.)
4. Kabeyi güvercinlerin tavaf etmesi (tavaf insanlara has bir ibadettir. kuşlar tavaf etmez. Kabeyi pisleyen dahi oluyor.) Kabe'nin üstünde hiçbir yıldızın olmadığı, Kabe'nin üstünden hiçbir uçağın geçemediği, belli dönemlerde çoğalan çekirgelerin Kabe'yi tavaf ettiği veya çekirgelerin azap olarak değerlendirilmesi gibi yanlış inanışlar dillerde dolaşmaktadır.
5. Arafat ve uhud dağlarıyla ilgili bu dağlara toprak yığma, buralardan memlekete şifa ve bereket beklentisiyle toprak ve taş götürmek. Özellikle Arafatta ev, araba ve çocuk vb. istekler için taş yığma, birtakım şekiller çizme gibi adetler yaygındır.
6. Bereket olması ümidiyle Kabe'den (yasak olmasına rağmen) bir parça kesme veya ipinden koparıp memlekete götürme...
7. Hurma poleni, deve dili ve eti; evlenemeyen gençler için kısmetlerinin açılması, altını ıslatan çocukların bu sıkıntıdan kurtulması ve konuşamayan çocukların konuşabilmeleri için şifa beklentisiyle götürülmesi... Bunlardan sadece hurma poleni alternatif tıpta kullanılmaktadır.
8. Mekke'de yaşayan veya görülen her canlıya ( karınca, kuş, deve vb.) kutsiyet atfetme...
9. Cirane suyu; Huneyn savaşının yapıldığı yerde bulunan su için genellikle göz hastalıklarına iyi geldiğine dair bir inanışın bulunması ve kanser hastalığına şifa beklentisiyle memlekete götürülmesi...
10. Özellikle bayanlar arasında doğum yapacak yakınları için Fatma ana eli otunun alınıp memlekete götürmesi...
Müslümanın en önemli vazifesi; Rabbini tanıması ve O'nun emirleri doğrultusunda yaşamasıdır. Allah'a inanan her mümin; Duasını sadece Allah'a yapar. Sadece Allah'tan yardım ister, şifayı verenin Allah olduğunu bilir. Dünyanın bir imtihan dünyası olduğu bilinciyle bazı durumlarla (mal, çocuk vb.) sınanacağını bilir.
Rabbim cümlemize Kur'an ve Sünnet yolunda sahih bir inanca sahip olarak sırat-ı müstekım üzere yaşayabilmeli nasip eylesin...
Dr. Ahmet ERDİNÇLİ
Manisa İl Vaizi
01.08.2019
Mekke