Diyanet-Sen Kurucu Genel Başkanı Merhum Ahmet Yıldız’ı vefatının 9. Yıl dönümünde özlemle dualarla anıyoruz.Din görevlilerine sendika yolunu açan, aksiyon, fikir ve dava adamı Kurucu Genel Başkanımız Merhum Ahmet Yıldız’ı , vefatının 9. yıl dönümünde dualarla, özlemle anıyoruz. Seni Unutmayacağız Güzel insanDin görevlilerine sendika yolu açanOnuruyla yaşayan,Onursuzlarla ve onursuzluklarla savaşan,Diyanet-Sen’imizin kurucusu,Hak yolcusu,Memur-Sen’i yetkiyle tanıştıran,Gülmeyi ve sevmeyi bilen insan,Dünyadaki yolculuğunu bundan tam 8 yıl önce tamamlayan,Hepimizin dostu, ağabeyi, kardeşi,Hayatı boyunca insanları onore etmektenVe onlara iyi olduğunu söylemekten kaçınmayan güzel insan“Seni unutmadık, unutmayacağız, unutturmayacağız”O, “insanlık” kavramını,Sözlükteki anlamlarından daha öte ve daha zengin bir şekildeTezahür ettirmeyi hedef almış ve başarmış bir insandı.O, inanan ve inandığını yaşamakta ısrar eden,Hak için seven, Hak için buğz eden bir insandı.Tefrik etmeden yaratılmışlara hizmet,Yaradanın ipine sarılanlara hürmet eden bir insandı.O, Yaradana giden yoldaYaradanın emirlerine uyarakYaradanın nehy ettiklerinden kaçınarakYaşayan ve hayat yolculuğunu tamamlamış bir insandı.O,Dine davet eden,Tebliğ için fırsat bildiği her davete icabet edenDindarlara yol gösteren,Dini dar olanlarla mücadele edenBir din görevlisiydi.O,Cemaatine saygı duyan,Cemaatinden saygı gören,Cemaatiyle hem hal olan,Cemaatiyle birlikteHakka ve güzele doğru yol alanDin hizmetkarıydı, din kardeşlerinin hizmetkarıydı.O, mihrapta tavizsiz bir imam,Sohbette tevazu sahibi bir avamdı.O, adam gibi adamdı.O,Hak adamlığını,Hakka adanmışlığınıHukuk adamlığıyla destekleyen bir adamdı.O, imam olarak HAK’ka ulaşmanın yolunu gösterirken,Hukuk adamı olarak, Avukat olarakHak arama yollarını arşınlamayı da göze almıştı.İlahiyatçı sıfatıyla Hakka davet ediyordu.Hukukçu sıfatıyla da, hak tanımazları, haksızlıkları dava ediyordu.İnsanlığıyla,Hakka inanmışlığıyla,Hak yoluna adanmışlığıyla,Haksızlıklara karşısında hukuk adamlığıylaBir adım öne çıkanlar arasında olmaktan kaçınmayanOnurlu insan ve kurucu Genel Başkan Ahmet YILDIZ,Din görevlisinin sendikası olur mu?İslam da sendika var mı?Din görevlisi sendika kurar mı ?Sorularının sorulduğuVe büyük bir kesim tarafından olumsuz cevaplandığı bir dönemdeDin görevlileri sendikasını kurdu.Din görevlilerini sendikayla tanıştırdı.Sendikal zemine yeni bir alanSendikal terminolojiye yeni bir kavram kazandırdı.O,Sendikacılığa renk katan,Din görevlilerine güç katanYeni bir sivil toplum örgütünün startını verdi.Çekinmedi.Kaçınmadı.Her anında didinerekHer baskıya direnerekDin görevlileri sendikasını kuracağızDin görevlileri için sendikacılık yapacağız hedefinisöylemleştirdi ve gerçekleştirdi.Din görevlileriniDiyanet İşlerini,Vakıfları ve Vakıf teşkilatınıSendikacılıkla tanıştırırkenSendikaya davet ederken,Sendikaya üye kaydederken referansı,Sadece İslam’dı, Kur’an’dı ve Hazreti Muhammed Mustafa’ydı.Diyordu ki;Bizim kültürümüzde,Bizim medeniyetimizde,Ve hepsinden önemlisi dinimizde;Yanlışlara ve haksızlıklara engel olmak var.“Emr-i bi'l ma'rûf ve nehy-i anil münker” hükmünün gereğini yapmak var.O zaman,Sendika, İslam dışı değil.Sendikacılık, İslam’a aykırı değil.Hakkın son elçisiDoğrunun tebliğçisi,Yücelerin yücesi,Peygamberimiz’in ( a.s’ın);“Kim bir kötülük görürse, onu eliyle değiştirsin.Şayet eliyle değiştirmeye gücü yetmezse, diliyle değiştirsin.Diliyle değiştirmeye de gücü yetmezse,kalbiyle düzeltme cihetine gitsin.Ki; bu imanın en zayıf derecesidir."” hadisini esas alan Ahmet YILDIZ,Sivil toplumun en önemli enstrümanlarından biri olanSendikal örgütlenmenin ve sendikacılık tavrının;Din görevlilerinin elindeİnsanı esas alan,Emeğe değer katan,Ekmeği dokunulmaz kılan,Tebliğe zemin hazırlayanBir güç haline dönüşeceğine inandı.İnanmakla kalmadı,Çevresindeki din görevlilerini de buna inandırdı ve teşkilatlandı.“Hıl’fül Fuduldan günümüze Sivil Toplum ve Sendika” adlı kitabında,Din görevlileri sendikacılığının haklı gerekçelerini,Hıl’fül Fudul’da ve Ahilik teşkilatında aradı ve anlattı.Aslında, bu referanslarıyla,Sadece din görevlilerine sendika yolunu açmakla kalmadı,Muhafazakar camianın, sendikacılığa yakınlaşmasına da katkı sağladı.Söylemleriyle, gerekçeleriyleSendikacılığa yeni bir hüviyet, yeni bir anlam kazandırdı.Ahmet YILDIZ, bu tavrıylaBütün referanslarımızı öncelikle,Kendi inancımızdaKendi medeniyetindeKendi kültürümüzde aramamız gerektiğine de işaret ediyordu.O, gerçekten de böyle davranan bir insandı.Diyanet-Sen’in büyümesindeYetkili sendika olmasındaHer türlü olumsuzluğa ve manipülasyona rağmen,Büyümeye devam etmesinde,Etkinliğini her geçen gün daha da arttırmasında;O’nun sayesindeSendikacılığı ve sendikal mücadeleyi,İnanç iklimimizin ve medeniyet değerlerimizinBir yansıması olarak görmesiVe ifade etmesi yatmaktadır.Kurucu Genel BaşkanımızAhmet YILDIZ,Yenilikçi bir insandı.“Eski köye yeni adet getirelim” sözüyle,Bu yönünü en iyi kendisi ifade ediyor.Din görevlileri sendikasını kurarakGerçekten de “eski köye yeni adet” getirdiMuhafazakar ve mütedeyyin kesimeSendikacılığı sevdirdi. Sendikacılığa yöneltti.O,Erdemli duruşu,Erdemli tavrı,Erdemli başkaldırıyıErdemi içinde gizlenmiş ifadelerle dile getirdi.Doğru söyleyenin dokuz köyden kovulmasınıMakul ve makbul bulmadığını,“Doğru söyleyeni, dokuz köyden kovmayalım” diyerek ifade etmek,Ancak, O’nun gibi nüktedanlıkta mahir insanlara mahsus bir beceridir.O,Sendikal zemininSendikacı kimliğinDoğasında var olan başkaldırıları ve isyanları dahiDin görevlisi olduğunu, dindar olduğunuUnutmadan ve göz ardı etmeden dile getirdi.Din görevlilerinin,Diyanet çalışanlarınınMali haklarının yetersizliğini“ Kimse din görevlilerinin bir lokma bir hırka yaşamasını beklemesin”Sözüyle ifade etmesi, bunun en güzel örneklerindendir.Aslında, onun düşüncedeki zenginliğiMuhakemedeki enginliği,Mücadele azmindeki dinginliğiDin görevlilerine sendika yolunu açmıştır.O’nu gönül adamı,Aksiyoner bir şahsiyetVe en nihayetSendikasıyla birlikte eylem insanı yapandaKazanması zor, korunması meşakkatli bu nitelikleridir.Ahmet YILDIZ,Aksiyoner’di.Ahmet YILDIZ,Eylem insanıydı.Yoksa,Herkesin ortalardan kaçtığı bir dönemdeOrtaya çıkıpta,“Ben varım ve hakkımı çiğnetmem” diyerekDin görevlilerini nasıl sendikacılığa davet edebilirdi.O dönem açısından mayınlı sayılabilecek bir arazideDin görevlileri ve vakıf çalışanları içinSendikacılık yapabilirdi.Sendikacılığı,Kuru bir dava,Boş bir kavga alanı olarak görmedi.Aksine,iyiliği ve güzelliği yaymak,Doğruyu savunmak,Doğruya çağırmak,Yanlışlıkları düzeltmek,Haksızlıkları gidermek,Hakkı olanı istemek,Halkı Hakka yöneltmek için yaptı.YetinmediTeşkilatına da aynı şekilde sendikacılık yaptırdı.Sendikayı, ücret sendikacılığı gibi dar bir alana hapsetmedi.Görevinin bilincinde bir din görevlisi olarak daTecrübelerini aktardı. Hedefler gösterdi.O,“Biz sadece sarık ve cübbelerimizle değil,Görüş ve önerilerimizle halka öncülük etmeliyiz.” sözüyle,Din görevlilerinin sadece camide değilHer anda,Her ortamda,Her fırsatta,Her zemindeÖncü ve lider olmak zorunda olduğunuBunun için gereken donanıma sahip olduğunuifade etti. İdrak ettirdi.Bugün,Kamu görevlileri sendikacılığı alanındaSendikalaşma oranının en yüksek olduğu hizmet kolununDiyanet ve Vakıf Hizmetleri kolu olması,Konfederasyonumuz Memur-Sen’e bağlı sendikalar arasındaHizmet kolunda yetkiyi elde eden ilk sendikanınDiyanet-Sen olması,O’nun bu ifadesinin,Hizmet kolumuzdaki kamu görevlileri,Ve Diyanet-Sen üyeleri tarafından ne kadar net bir şekilde idrak edildiğinin açık delilidir.İmamı olmayan cemaatin önünde olmayı,Cemaati olmayan imamın arkasında saf tutmayıKendisine şiar edinmiş Ahmet YILDIZ,Sendikayı kurarken de kurduktan sonra da,Zamanının büyük bölümünüSendika ve sendikacılık için harcadı.Gerçekten de saygı değer eşinin ifadesiyle“Sendikanın kuruluş çalışmalarında gece 2-3’lerde eve gelen”,Kendisiyle görüşmek isteyen herkesle görüşen,Daha büyük olalım daha çabuk büyüyelim diyerekBir gün Trabzon’da bir gün Edirne’de görünenTabağındakini, cüzdanındakini bölüşen Ahmet YILDIZ,Ya da bütün bunlara niçin katlandı.Bir sendika kurmak ve ona genel başkan olmak için mi?O’nu tanıyanlar ve onunla tanışanlarBu soruya tereddütsüz hayır diyecektir.Çünkü, bilirler ki;O, hiçbir zamanNefsini okşayacak makam ve mevki derdinde olmadı.Aksine, ruhuna huzur verecek Hizmet Mevzileri’ni aradı ve buldu.Eğer, böyle bir mevzi yoksa vazgeçmediO mevziyi bizzat kendi kurdu.Tıpkı, Diyanet-Sen’de olduğu gibi.“Hak kutsaldır, hak aramak da kutsaldır.Hak mücadelesi kutsal bir mücadeledir”Sözüyle özetlediği sendikal duruşunu ve anlayışınıKendisiyle birlikte sendikacılık yapma onurunuBizlere miras bırakan Ahmet YILDIZ’ın emanetiniOlanca gücümüzle, olanca azmimizleO’ndan gördüğümüz ve öğrendiğimiz kararlılıklaTaşımaya gayret ettik. Taşımaya devam edeceğiz.Senin gösterdiğin yolda,Senin yaptığın gibi,Senin istediğin biçimdeSendikacılığa yön vermeyeSendikal başarılarımıza hız vermeyeDevam edeceğiz.Kardeşlik diyeceğiz,Birlik diyeceğiz,Dirlik diyeceğiz.Kimseye eğilmeyeceğiz,Kimseyi kırmayacağız.Biz olacağız, biz kalacağız.Tıpkı yaptığın ve bize yaşattığın gibi …Ruhun şad, mekanın cennet olsun gülen insan güzel insan…
SENDİKA
25 Ocak 2019 - 16:35
Dualarla Özlemle Anıyoruz
Diyanet-Sen Kurucu Genel Başkanı Merhum Ahmet Yıldız’ı vefatının 9. Yıl dönümünde özlemle dualarla anıyoruz.
SENDİKA
25 Ocak 2019 - 16:35
EDİTÖR
İlginizi Çekebilir